KALP KRİZİ HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER

KALP KRİZİ HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER

Kalp krizi kalbe kan akımı sağlayan damarlardan birinin dakikalar-saatler arasında tıkanması ile oluşan bir durumdur. Kalp devamlı yüksek miktarda oksijen ve yakıta (besin maddesi) ihtiyaç duyan bir organdır.

Kalp damarları içinde hızla oluşan ve damarı tıkayan bir pıhtı oksijen ve besin akımının kesilmesine yol açar. Böyle bir durumda oluşan şiddetli göğüs ağrısı bir anlamda kalbimizin yardım çığlığıdır. Anlaşılacağı üzere kalp krizinin belirtisi göğüs ağrısıdır. Ancak gündelik yaşamda göğüs ağrısı sık görülen bir yakınmadır. Onun için her göğüs ağrısını hemen kalp krizi belirtisi olarak kabul edilmemelidir. Kalp krizi ağrısı şiddetlidir, genellikle göğüs orta kesiminde içten gelir. Sırta, kollara, çeneye yayılma eğilimdedir. Yanında terleme, mide bulantısı gibi yakınmalar da varsa mutlaka hemen bir sağlık kurumuna başvurmak gerekir. Kalp krizinin ilk saatleri hayati açıdan çok önemlidir. Ölümlerin çoğu il saatlerde olur. Bu nedenle ilk saatlerde tıbbi temas çok önemlidir. Başvurulan sağlık kurumunda önce yaşanılan sıkıntının kalp krizi olup olmadığı tespit edilir, krizi ise hemen tedaviye geçilir. Tedavide amaç tıkanan kalp damarını açmaktır. Bu amaçla eğer imkan var ise anjiyografi ünitesine alınan hastanın damarlarının filmi çekilir, ardından balon/stent gibi yöntemi ile damarı açılır. Başvurulan merkezde imkan yoksa hızla başka bir merkeze sevk edilir. Bu sayede kalp krizinden ölüm oranları 40-50 yıl önce % 30-40’larda iken günümüzde % 3-4’lere kadar inmiştir. İlk saatlerde kalp krizini kazasız atlatmak dışında ikinci önemli nokta kalp krizinin kalp kasına verdiği hasarı en aza indirmektir. Onun için de erken müdahale büyük önem taşır.